Genç bir moda tasarımcısı ve manken bir kazada bacağını kaybeder. İnsanlar rüyalarının bittiğini söylüyor. Modadan uzaklaşıyor, hayatta kalmak için kek pişiriyor ve hiç ayrılmayan tek kişiye — annesine – bakıyor. Annesi ağır hastalandığında ve tedavisi maliyetli hale geldiğinde, son bir kapı açılır: yüksek bahisli bir defile. Annesine yardım etmek için piste ve en çok acı veren anılara geri dönmesi gerekiyor. Bu Catherine.
Yalın bir bütçeyle çekilen ve tamamen BAE’de çekilen film, moda dünyasını — provalar, donanımlar, gergin bir son yürüyüş — gerçek, günlük bir dövüşün zemini olarak kullanıyor. Ekrandaki yüzler, sanatçı olarak adım atan, performansları hayata ve duygulara yakın tutan BAE etkileyicileridir.

Yazar-yönetmen Sajir Valiyedath, her çekimden en iyisini istemekle tanınır – temiz çerçeveleme, dikkatli ışık, dürüst oyunculuk.
“Önce filmle bağlantı kurmalıyım; o zaman seyirci olacak” diyor.
“Her sahneyi netlik ve his için tasarladık – fazladan gürültü yok, sadece gerçek.” Amacı basit: kadınların onurlu bir şekilde güçlendirilmesi – konuşmalar değil, bir kadının tekrar dik durmasına yardımcı olan küçük adımlar.
Üreticinin gücü: risk, disiplin ve tekrar yapmak
Yapımcı ve ömür boyu Rajinikanth hayranı olan Karthik Vijayamani, bu “disiplinli kitle” zihniyetini şirketlerine ve bu filme taşıyor. Proje gerçek riskler gerektiriyordu — son dakika olay iptalleri, dar zaman pencereleri, anında planların yeniden inşası – ve hala kalite çizgisini koruyor.
Karthik, ”Doruk noktasını dört kez bile çektik” diyor. “Doğru değilse, tekrar yaptık. Filmin yönetmenin istediği standardı karşılaması gerekiyordu. Önce kalite.”
Catherine alçakgönüllü ve insan kalır. Kolay mucizeler vaat etmiyor. Çaba, sevgi ve seçim gösterir — her şeye rağmen halkın içinde tekrar deneme seçeneği.
Film, 26 Ekim 2025’te BAE tiyatrolarında gösterime girecek.

