Sri Lanka Cumartesi günü insanları kırılgan tatlı su ekosistemlerini tehdit eden ve şimdi yasaklanan dev yılan başı ve piranalar da dahil olmak üzere istilacı balık türlerini yakalamaya ve pişirmeye çağırdı.
Balıkçılık Bakanlığı, Kurunegala bölgesinin merkezindeki bir rezervuarda bir balık tutma yarışmasına ev sahipliği yaparak ülke çapında bir kampanya başlattı ve burada 1.000’den fazla balıkçıya yalnızca tanıtılan yırtıcıları sarma talimatı verildi.
Bakanlık sekreteri Kolitha Kamal Jinadasa, canlı redline dev yılan başı, bıçaklı balık, timsah gar ve pirananın ithalatının, satışının ve taşınmasının Cumartesi gününden itibaren yasaklandığını söyledi.
Zaten korkutucu olarak adlandırılan ırkları evlerinde veya özel akvaryumlarda tutan kişilere de yetkililere kaydettirmeleri için üç ay verilecek.
Deduru Oya Rezervuarı’ndaki yılanbaşlarını hedef alan yarışma sırasında yüzlerce balıkçıya konuşan Jinadasa, “Onları ağla yakalamak kolay değil çünkü çok agresifler ve dişleri çok keskin.” dedi.
“Bir gün içinde çok sayıda balığı doğal ortamdan çıkarabilir ve ardından nüfuslarını kontrol edebiliriz.” dedi.
Jinadasa, en iyi fener yarışmasında iki ila dört kilogram (4,5 ila dokuz pound) arasında sadece 22 yılan başı tartılmasına rağmen günü başarılı olarak nitelendirdi.
Rekreasyonel balıkçı N. A. V. 37 yaşındaki Sandaruwan, 20.000 rupi (66 $) ve bir olta ve makara ile en büyük ödülü kazandı.
“Neredeyse büyük bir yılan kafam daha olacaktı, ama kaçmayı başardı,” dedi.
Yetkililer ayrıca, genellikle yerel halk tarafından tüketilen bir tür olmasa da, rakipleri avlarını eve götürmeleri ve pişirmeleri için teşvik etti.
Hindistan’dan iki balıkçı, Dinesh Kumar ve Raj Thilak yarışmaya katıldı, ancak ikisi de yılan kafasını kesemedi.
Kumar AFP’ye verdiği demeçte, “Bazı günlerde bir tane alırsın, bazı günlerde almazsın, ama bu balık avıdır.” dedi.
Jinadasa, Sri Lanka sularını istilacı türlerden arındırma kampanyasında bir turizm yan ürünü bile olabileceğini umuyordu.
Deduru Oya rezervuarında bir metreden (3,3 fit) fazla büyüyebilen yılan kafalarının hızla çoğaldığını ve daha küçük yerli türleri tehdit ettiğini söyledi.

