Venezüella ordusu, ABD’nin petrol üreten ülke üzerindeki askeri baskıyı artırmasıyla Cumartesi günü 5.600 askere yemin etti.
Başkan Nicolas Maduro, Amerika Birleşik Devletleri’nin uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele bahanesiyle Karayipler’e bir savaş gemisi filosu ve dünyanın en büyük uçak gemisini konuşlandırmasının ardından artan askeri personel alımı çağrısında bulundu.
Amerikan kuvvetleri 20’den fazla gemiye ölümcül saldırılarda bulundu ve en az 87kişi öldü.
Washington, Maduro’yu geçen ay terör örgütü ilan ettiği iddia edilen “Güneş Karteli”ne liderlik etmekle suçladı.
Maduro, Amerikan konuşlandırmasının kendisini devirmeyi ve ülkenin petrol rezervlerini ele geçirmeyi amaçladığını iddia ediyor.
Venezuela’nın Karakas’taki en büyük askeri kompleksi Fuerte Tiuna’da düzenlenen törende konuşan Albay Gabriel Rendon Cumartesi günü yaptığı açıklamada, “Hiçbir koşulda emperyalist bir gücün işgaline izin vermeyeceğiz.” dedi.
Resmi rakamlara göre Venezuela’da yaklaşık 200.000 asker ve 200.000 polis memuru bulunuyor.
Bir hak grubu, eski bir muhalefet valisinin Cumartesi günü terörizm ve kışkırtma suçlamalarıyla gözaltına alındığı hapishanede öldüğünü söyledi.
Alfredo Diaz, Kasım 2024’ten bu yana hapishanede ölen en az altıncı muhalefet üyesiydi.
Maduro’nun dolandırıcılık suçlamalarına rağmen üçüncü bir dönem talep ettiği geçen Temmuz ayında tartışmalı seçimlerin yol açtığı protestoların ardından tutuklanmışlardı.
Protestolar 28 ölüm ve yaklaşık 2.400 tutuklama ile sonuçlandı ve o zamandan beri yaklaşık 2.000 kişi serbest bırakıldı.
Siyasi mahkumları savunan STK Foro Ceza Dairesi müdürü Alfredo Romero, 2017’den 2021’e kadar Nueva Esparta valisi Diaz “bir yıldır hapsedilmiş ve tecrit edilmişti; kızından yalnızca bir ziyarete izin verilmişti.” dedi.
Venezuela’da en az 887 siyasi tutuklu bulunuyor.
Muhalefet lideri ve Nobel Barış Ödülü sahibi Maria Corina Machado, Venezuela’daki siyasi mahkumların seçim sonrası baskı sırasında ölümlerini kınadı.”
Machado, seçimi kazandığına inandığı muhalefet adayı Edmundo Gonzalez Urrutia ile yaptığı ortak açıklamada, “Tıbbi bakımın reddedilmesi, insanlık dışı koşullar, tecrit, işkence, zalimane, insanlık dışı ve aşağılayıcı muameleyi içeren bu ölümlerin koşulları, sürekli bir devlet baskısı modelini ortaya koyuyor.” dedi.

